Hekim sendikacılığı – 1

Hekimler sendikalı olmalı mı?
Gündemde tartışılan en önemli konu.
Medikritik bir twitter toplantısı bile yaptı, hekimlik sendikacıları ile.
Yıllar önce İzmir’de
bir sağlık sendikası kurucularından biri olarak
değerlendiriyorum süreci.
Hekimler meydan okuyor!
Sağlık sistemi fiziksel ve duygusal olarak hekimleri bitirdi.
Üstüne bir de Kovid.
Sonra hekimliğin değeri düşürüldü.
Tıpta tam bir hayal kırıklığı yaşanıyor!
Özerklik yitirildi.
Hastaları kaydet,
testleri iste,
sekreterya işi!
Hepsi de
Hekimlerin yapmak istemediği işler…
HEKİMLİK KAYGISI
Tek kaygıları:
Hastalarını en iyi şekilde
muayene ve tedavi.
Tıpta öğretilen budur.
Hekimlik hizmet aşkı ile yapılır.
Görev ve etik odaklıdır.
ENDÜSTRİYEL TIP
Ne var ki üretkenlik talebi arttı.
Hasta bakma talebi artarken,
maaşlar düştü.
Hastaya zarar vermekten
korkar oldu hekimler,
ahlaken, vicdanen çok rahatsız.
Tıp ticarileşti ve
hekimlik de aşınmaya başladı.
Hekimlerin bazıları
umutsuzluğa kapıldı.
Çıkış yolu bulamadı.
Kendi çocuklarını bile
tıp seçmelerine engel oldu.
Üstelik endüstriyel tıp tuzu biberi oldu.
Endüstriyel tıp uygulamaları,
kamuoyunu nezdinde
esas itibarı ile hekimlik statüsünün
değerini düşürdü.
Hekimler epeydir (Kenan Evren’i düşündüm!)
toplumun en üst düzeylerinde
itibar görmedi.
“Beni Türk Hekimlerine
emanet ediniz! “ anlayışı,
değer bilirliği yitirildi.
Hekimler salt hizmet sunucusu,
sağlayıcılarına dönüştürüldü.
Hekimlerin adları sağlık çalışanı,
sağlık emekçisi oldu.
Bu anlayışla endüstriyel tıp
yapılarının kazançlarını artırmak için
düşük ücretli, aşırı çalışan,
uyumlu araçları haline getirildiler.
BEYAZ ÖNLÜĞÜN GÜCÜ
Uzun yıllar eğitim aldı hekimler,
iyi bir hekim olmak için kafa patlattı.
Tıp alanında beceri ve
bilgilerinin zirvesine çıktı.
Böyle tam donanımlı hekimler
beyaz önlüğünün gücünü farkında.
Faturaları yükselten hekimler.
Hekim-hasta ilişkisini kuran hekimler.
Hekimler sağlık hizmetini çok iyi bilir;
hastaları da iyi tanırlar.
Şimdi Hekimlerle empati zamanı.
Onları dinlemek, anlamak şart.
Bunun farkında olanlar;
başta yöneticiler kazanır.
Sendikalar ve hastalar da…
Zaman; hekimlerin
çalışma koşullarının iyileştirilmesi.
Sürdürülebilir bir sağlık
sisteminin kurulması,
ödüllendirici değişiklikler.
Hekimler çok daha iyisini,
fazlasını hak ediyor.
Peki nasıl yapılabilir?
Hekimler sendikalaşmalı mı?
Elbette hekimler ve
tıp sendikalaşmalı.
Rotayı değiştirmeli.
Yoksa işler şimdi olduğu gibi
yavaş yavaş daha da
aşağı doğru sürüklenecek.
Birlikte gerekeni yapacak
cesarete sahipse hekimler,
sendika bir aracıdır.
Gerçekte başka bir seçenek yok.
Her hekim hak aramaya hazır olmalı.
Her hekim mağduru oynamayı
reddetme cesaretine sahip olmalı.
Hekim olmadan hiçbir şey yapılmaz.
Ne yöneticiler bir şey yapabilir
ne de yardımcı sağlık personeli.
Fikirler ve şikayetler çok az şey yapar.
Kontrol hekimlerde, güç hekimlerde ama
kimse kaldıracı kullanmıyor.
Adım adım da olsa eylemler,
ne kadar küçük olurlarsa olsunlar
sonuçlara ulaşır.
Yıllar önce olması gerekirdi.
Yine de çok geç değil,
Hekimlerin Sendikalaşması.