8 MART KUTLU OLSUN!

Değerli kadın meslektaşlarımız!
8 Mart Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun!
Saygılarımızla…
Değerli kadın meslektaşlarımız!
8 Mart Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun!
Saygılarımızla…
Değerli meslektaşlarımız!
Tatvan’dan gelen haberle içimiz yandı!
Askerlerimizi taşıyan helikopterin düşmesi sonucu 9 askerimizi şehit verdik!
Dört de gazimiz var!
Başımız sağolsun!
Gazilerimiz ivedilikle şifa bulsun!
Şehitlerimizin anısı önünde saygıyla eğilerek…
Değerli meslektaşlarımız!
3 Mart Cumhuriyet’in temelini oluşturan ÜÇLÜ DEVRİM YASALARI günüdür!
Doksan yedinci yılında 3 Mart kutlu olsun!
Saygılarımızla
Kahramanmaraş Tabipler Odası Başkanı ve İzmir Tabip Odası önceki başkanlarından ve İzmir Hekim Güçbirliği Sözcüsü, Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi’nin Gara operasyonuyla ilgili sosyal medyada yaptığı paylaşıma sert tepki gösterdi.
Terör örgütü PKK‘nın Irak’ın kuzeyindeki Gara’da rehin tuttuğu 13 asker ve polisi şehit etmesiyle ilgili Türk Tabipler Birliği’nin resmi Twitter hesabından “Acılarını paylaşıyoruz. Gare’de yaşamını yitirenlerin kederli ailelerine başsağlığı ve sabırlar diliyor, acılarını paylaşıyor ve 13 yurttaşımızın sağ salim kurtarılamaması nedeniyle de çok üzgün olduğumuzu belirtiyoruz” şeklinde paylaşım yapıldı. Tepki alan bu paylaşıma Kahramanmaraş Tabipler Odası da paylaşımın altına “Kahramanmaraş Tabip Odası olarak katilleri ve açık/örtülü destekçilerini kınıyoruz. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyelerinin açıklaması sadece kendilerini bağlar” şeklinde yorum yaparak tepki gösterdi. Bu tepki, Türk Tabipler Birliği’nin paylaşımında da daha fazla paylaşılırken, birçok Twitter kullanıcısından destek gördü.
Kahramanmaraş Tabip Odası Dr. Lütfi Tiyekli, Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi’ni kınadıklarını ve açıklamaların Türk hekimlerini bağlamadığını söyledi. Tiyekli, “Bu tepkiyi gösteren sadece Kahramanmaraş Tabip Odası ve üyeleri değildir. Bu, Türkiye’deki 30’dan fazla tabip odasının ortak görüşüdür. Ben, bunların hepsine bir ortak dil geliştirerek amacıyla bu açıklamayı yaptım. Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi üyeleri gerçekten Türk hekimine ihanet etme sürecine gelmiştir. Türk devletimiz dışarıda operasyonlar yapıyor, devletimizi korumak için teröristlerle savaşıyor ve orada şehitler veriliyor. Orada 13 vatandaşımız alçakça katlediliyor. Biz, bunların acısını yaşıyoruz, yasını tutuyoruz. Buna rağmen Türk hekimlerini temsil etmekten uzak olan merkez konseyi üyeleri sadece bunların kurtarılamadıkları için üzgün olduklarını söylüyor ve belki de orada terör operasyonunda öldürülen teröristler için üzgün olduklarını ifade ediyorlar. Biz böyle bir şeyi kesinlikle kabul etmiyoruz” diye konuştu.
Devletin, bu vatana ve millet hizmet etmek için kendilerini okuttuğunu ifade eden Tiyekli, şöyle devam etti: “Bizler, bu vatana hizmet etmek için okuduk, bu devletin imkanlarıyla okuduk. Biz, devletimizin, ordumuzun, milletimizin her zaman yanındayız. Bu tip açıklamalar biz duyarlı hekimleri gerçekten çok üzmektedir. Hiç kimse, teröristin yanında olamaz, teröristler için matem tutamaz. Terörizm bir defa kendi inandığımız hekimlik değerleriyle de taban tabana zıttır. Biz, bu şekilde bir açıklamayı kabul etmiyoruz, açıklamayı yapan merkez konseyini kınıyoruz ve bir an önce de kendilerini istifa etmeye davet ediyoruz. Lütfen bu meslek konseyi üyeliğinden istifa edin oraya gerçekten Türk hekimlerini temsil eden insanlar gelsin.”
Türk hekimlerini en iyi şekilde temsil etme adına geçen sene Eylül ayında yapılan Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi’ne arkadaşlarıyla birlikte aday olduklarını ancak mevcut yasadan dolayı seçimi kazanamadıklarını da ifade den Lütfi Tiyekli, “Biz, Türk Tabipler Birliği’nin gerçek anlamda Türk hekimleri tarafından yönetilmesini istiyoruz. Bu yönetim maalesef bizi temsil etmemektedir. Bunda da en büyük sorunlardan biri Türk Tabipler Birliği yasasına acilen değişikliğe gidilmelidir. Biz, Türkiye’de hekimlik yapmak için her hekime tabip odası üyeliği zorunluluğunun getirilmesini istiyoruz. Eğer bu üyelik zorunluluğu getirilirse şu an merkez konseyindeki üyelerin hiçbirinin seçilme şansı yoktur” dedi.
İzmir Tabip Odası önceki başkanlarından ve İzmir Hekim Güçbirliği Sözcüsü Doktor Suat Kaptaner, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, TTB Merkez Konseyi’nin açıklamasını eleştirdi. Kaptaner, 13 kişinin PKK’lı katiller tarafından şehit edilmesinin tüm milleti büyük bir acı içerisine soktuğunu belirterek, ölenlerin ailelerine başsağlığı diledi. Kaptaner, “Milletimizin ve bütün hekimlerin başı sağ olsun. Ama buradan, bu PKK’lı katillerin adını anmadan adeta onların adını gizleyerek, kurtarılamamaları nedeniyle ‘Üzüntülüyüz’ diye açıklama yapan ve PKK’nın adını anmayan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’ya sesleniyorum; Siz yaptığınız açıklamada bu katillerin adını neden anamıyorsunuz? Sizin daha önce ‘Abdullah Öcalan’a Özgürlük Platformu’ yürütücüsü olduğunuzu biliyoruz. TTB Merkez Konseyi Başkanlığı’nda, hala o günlerde kalıp, o görevi mi sürdürüyorsunuz? Siz bu örgütü bu tutumunuzla bütün hekimlerin ve bütün Türk milletinin vicdanından koparmış oluyorsunuz. Bu örgütün başından gideceksiniz” dedi.
İzmir Tabip Odası’nın açıklamasını da yetersiz bulan Dr. Kaptaner şöyle devam etti.
“Aynı şekilde İzmir Tabip Odası yönetimi de ‘terörün her türlüsüne karşıyız’ diyerek, acayip bir açıklama yapmıştır. Hangi terörün her türlüsüne karşısınız? Katillerin adı belli. Katiller ABD’nin paralı uşağı PKK’lı katiller. Bunların adını anmanızı kim engelliyor?”
Yazı veryansıntv’de yayımlanmıştır :
https://www.veryansintv.com/ttbnin-gara-mesajina-tabip-odalarindan-tepki-geldi
Değerli meslektaşlarımız!
Bölücü terör bir kez daha sahne aldı!
Öfkemizle birlikte acımız büyük!
Ülkemizin birliğini, dirliğini ve bütünlüğünü hedef alan etnik bölücü PKK terörünü kınıyoruz!
Hainlerin amaçlarına ulaşamayacaklarını bir kez daha haykırıyoruz!
Başımız sağ olsun!
Şehitlerimizin yüce ruhları şad olsun!
Bugün 2 önemli değerimizi, Uğur Mumcu ve Ali Gaffar Okkan’ı aramızdan alınışlarının yıldönümünde saygıyla anıyoruz!
Gözüpek Cumhuriyet öğretmeni, devrim şehidi Mustafa Fehmi Kubilay’ı yokluğunun 90. yıldönümünde saygıyla anıyoruz!
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz uzmanı meslektaşımız Dr Metin İBER’in uzun süredir mücadele verdiği hastalığına yenik düştüğünü üzülerek paylaşıyoruz.
Sakin, sessiz ama olumlu ve çalışkan kişiliğiyle anılarımızda yaşayacaktır!
Saygılarımızla
Değerli meslektaşlarımız!
Türk kadınına SEÇME ve SEÇİLME HAKKI veren yasal düzenleme Atatürk Devrimlerinin en önemlilerinden birisidir!
5 Aralık 1934 tarihli bu devrimi yapanlara ve yaşatanlara sonsuz saygıyla…
İZMİR HEKİMGÜÇBİRLİĞİ
Değerli meslektaşlarımız!
Uluslararası tıp dergisi The Lancet bir kez daha tıpla siyaseti biribirine karıştırmıştır. Azerbaycan’ın topraklarını kurtarma savaşını Ermenistan’da Covid 19 olgularının artışından sorumlu tutmuştur.
Bu kabul edilemez tutuma karşı Eski İzmir Tabip Odası Başkanı Dr Suat Kaptaner The Lancet dergisi editörüne mektup yazarak gerçekleri anlatmıştır.
Ayrıca, editörden yayımlanan yazıdaki görüşlerin gözden geçirilmesi ve doğruların paylaşılması istenmiştir.
Saygılarımızla bilgilerinize sunarız!
Değerli meslektaşımız!
Haklı tepkinizi The Lancet editörü Richard Horton’a aşağıdaki e posta adresi aracılığıyla iletebilirsiniz!
richard.horton@lancet.com
Editöre,
Lancet dergisinin 27 Kasım 2020 tarihli sayısında “Covid 19 döneminde savaş; Ermenistan ve Nagorno-Karabağ’da İnsanlık Felaketi” başlığıyla bir makale yayınlanmıştır.
COVİD-19 pandemisini konu alan makale, subjektif, tek taraflılık ve gerçek olmayan politik görüşleri içermektedir.
Bilimsel makale görünümlü Covid pandemisini konu almış gibi görünen ancak tek taraflı siyasi fikirler içeren bir makaleyi bilimsel bir tıp dergisinde yayınlamanın etik olmadığını düşünüyoruz.
Dağlık Karabağ bölgesi de facto bağımsız bir devlet değil ve Ermenistan dahil hiç bir devlet tarafından böyle kabul edilmemiştir
Bu bölge 1991’den itibaren Ermenistan tarafından katliamlarla işgal edilmiş, 1,5 milyon Azeri yerlerinden sürgün edilmiştir. Hocalı bölgesinde katliamla etnik temizlik yapılmış binlerce Azeri öldürülmüştür
Uluslarası MINSK grubu 30 yıldır bu işgali sonlandıramamıştır
Birleşmiş Milletler Dağlık Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğunu kabul etmektedir
27 Kasım’da Ermenistan Ordusu Karabağ çevresindeki Azerabaycan köylerini bombalayıp sivilleri öldürmeye başlayınca Azerbaycan ordusu Karabağ’a girmek zorunda kalmış ve işgali sonlandırmıştır.
Ermenistan bu yenilgiyi kabul edip topraklarını Azerbaycan’a iade etmeyi kabul etmiştir.
Bu gerçekler ışığında yayımlanmış olan makalenin tekrar değerlendirilmesini, okuyucu ve abonelerinize gerçekleri öğrenme fırsatı tanımanızı diliyoruz.
To the Editor,
An article was issued in Lancet, on November 27, 2020, named “War in time of Covid 19 : Humanitarian Catastrophe in Nagorno- Karabakh and Armenia”
It mentions the COVİD-19 pandemic, however does only cite subjective, one- sided and unsubstantial political opinions. As a political opinion piece disguised as a scientific article,we found its publishing in a scientific magazine unethical.
Because the article solely reflects Armenian views and does not offer an objective view of the circumstances.
The Karabakh region is not a de-facto independent state and has never been deemed so by any other state including Armenia
This has been a region occupied by Armenia since 1991 through violent massacres, 1.5 million Azeris have since been displaced, thousands have been killed in an ethnic cleansing in the hands of Armenia in Khojali.
The international MINSK group has not been able to cease this occupation since 30 years.
UN acknowledges that Karabakh is part of Azerbaijani territory
Azerbaijani army had to interfere and stop the occupation when the Armenian army bombed Azerbaijani villages around Karabakh and killed civilians on September 27.
Armenia accepted defeat and agreed to return this territory to Azerbaijan
In light of these facts, we would like you to reconsider the publishing of this article and give an opportunity to your readers and subscribers to learn the truth.
Yours respectfully
Suat Kaptaner M.D.
Former President of İzmir Medical Chamber,Turkey
Son Yorumlar